En iyi huylu kedisi idi dünyanın....

30 Aralık 2010 Perşembe

Kapı Süsü...



Dün evin kapısına süslü bir küçük çelenk yapmıştım..
Nasıl olmuş?
Üzerine bizim Samandıra'dan kestiğim bir kaç Kokina'yı da iliştirdim.
Kırmızı ve yeşil yün vardı evde biraz,onları da kullandım.
Ben sevdim bunu,galiba yılbaşı günü geçince de çıkarmayacağım...:)

29 Aralık 2010 Çarşamba

Yılbaşı Kartları....






-Evden fazlalıkları yok etme işlerim hala sürüyor ama az kaldı galiba yakında bitecek mi ne?Halbuki ne de zevkli bir işti...:)
Bu sabah da gelirken el yapımı(?) bir toprak sürahi ve de küçük bir vazo getirdiydim...Arkadaşım da onların içine Şemsiye (Cyperus) dikti..
Nasıllar?Şemsiye suyu çok seviyor,e bunların da dibi delik değil..
-Bülbül talaşlar sebebiyle kot farkı yüksek bir konumda epeyce..:)
Talaşımız var nasıl olsa..Allah razı olsun Hasan Bey'den.Dün ona teşekkür için telefon ettim de..Ne olacak lafı mı olur Mine Hnm. diyor..Allah ne muradı varsa versin diye dua ettim ben de ona.
-Her gün eve gittiğimde bahçe kapımızda takılı duran küçük posta kutumuzu mutlaka dolu buluyorum..Ne güzel.Postacı da şaşırmıştır eminim.Bunlar daha yeni geldiler fakat ha bire posta geliyor diyordur herhalde.
Gelenlerden bir kısmı bu sabah yanımdaydı,onları da göstermek istedim.Daha evde de var bir miktar..:)

Cuma günü Yılbaşı.
Bu sene kapımızın yanında yerde dikili olan Köknar Çamı'nı süsleme şansım oldu.
Ona ışıklar taktım.Bugün de başka süsler buldum burada işyerimde dolabı karıştırırken.Elmalar ,kalpler vs..Hepsi de kırmızı..Gidince onları da asacağım ağacımıza.Bir ara onu da gösteririm vakit olursa.Süslü halini tabii.

Yılbaşı akşamı misafirlerim var.Umarım onlar da ağacımı severler.
Beraber yemek yiyip halimize şükredeceğiz..

Hepinize Mutlu,Sağlıklı,Verimli,Aydınlık ve de Tertemiz bir 2011 dileyerek huzurdan ayrılıyorum.

22 Aralık 2010 Çarşamba

Çuha,Campanula,Yılbaşı Çamı vs..







Bol güneşli,ılık bir gün bugün...Harika valla bu mevsimde,yani kaloriferi yakmayınca kömürümüz de bitmiyor tabii...:)

Sabah biraz daha Yılbaşı Kartı hazırladım..Öğleden sonra onları da postalarsam yarına 10-12 tane bir şey kalıyor sadece.

Bugünküleri Tuzla'daki PTT'den göndereceğim.Hem de postaneyi de öğrenmiş olurum yeni yerimizdeki..:)

Dolaşırken gözüme takılanlar da işte bunlar oldu...

-Çuha çiçekleri açmaya başladılar.Mayıs ayına kadar çiçekli olurlar.Yazı gölgede geçirirse ertesi yıla da kalır Çuha.
-Üçüncü resim Campanula (=Çan Çiçeği)goncada.
Çok yıllık bitkidir bu da.Güzel Mavi çiçeklerini yakında açacak.
-Bu da küp içindeki Muehlenbeckia'mız.Gözüme güzel gözüktü,siz de görün istedim.:)
-Bunlar da 2 farklı Yılbaşı Çamı.
Biri Ladin diğeri de Porsuk.
Bu ay gelince evvelden çok Çam satardık fakat ekonomik durum Yılbaşı Çam'ı satışlarını da etkiledi her halde.Bu yıl epey durgun gidiyor.
Yine de Şükürler olsun halimize.
Allah bugünümüzü aratmasın diyor huzurdan ayrılıyorum..

21 Aralık 2010 Salı

Talaş Bulundu...





Kış başlayınca bol miktarda Talaş bulmamız gerekir bizim her sene.
Köpeklerimizin kulübelerinin etrafını çamurdan korumak için kullanıyoruz.Fakat bu sene bulamamıştık şimdiye kadar.Dün burada çalışan bir arkadaşımızın aklına geldi bir akrabasının Saz imal eden atölyesinde talaş çıkabilir diye.Hemen telefon açıp sordu.Evet varmış bir yığın.Sabah ilk iş arabayı gönderip talaşlarımızı (..:)aldırdık.
Vee önce Bülbül'ün yerine 1 çuval serdik.Tahmin ettiğim gibi çok sevindi yavrucak.
Talaşların üzerinde zıplayıp durdu ve sonra da uykuya yattı.Bugün hava da çok güzel.
Tam açık havada uyumak için.
Aklımda yazı yazmak yoktu fakat onun sevincini siz de görün istedim..
Herkese bol güneşli günler diliyorum..

20 Aralık 2010 Pazartesi

Tuzla'dan...




Bugün öğleden sonra eve geldiğimde posta kutumuzda bir şey yoktu.
Sonra ben evden çıkıp burada yakında oturan bir arkadaşımı ziyarete gittim.
Döndüğümde biraz resim çekeyim dedim.Resmi çekerken baktım postacı bir zarf getirmiş fakat zarf büyük olduğu için bizim posta kutumuza sığmamış vee o da çam ağacımızın altına bırakıp gitmiş..Allahtan yağmur yoktu bugün..Resimde ağacın altındaki sarı zarf görünüyor işte.Zaten ben de resmi çekerken gördüm....
Teşekkürler Leylak Hnm.cım....
Sonra arka bahçeye geçip kedilerin barınağını (!) görüntüledim.
Nasıl olmuş barınakları?

17 Aralık 2010 Cuma

Yılbaşı Hazırlıklarımızdan.....





Ortadan kayboldum yine biliyorum..
Fakat iş çok, vakit az...

Bir arkadaşım sokak kedileri için düzenlenecek bir kermeste görevli.
Onun için bir kaç doğal mum hazırlıyorum bugün.Kendisi kaplarını ulaştırdı bize.Biraz da benim sabunlarımdan ekleyip ulaştıracağım kendisine.
Mumların hazırlık aşamalarını görüntüledim.Mum yapımı çok kolay olduğu için görerek bile yapabilir insanlar diye.En önemlisi mumun döküleceği kabın hazırlanmasıdır.İşte bu hazırlık aşamalarını görmektesiniz burada.

Bu Kermes ile ilgili biraz bilgi de vereyim ki belki evine yakın olanlar varsa içimizde giderler diye..

22 Aralık 2010 Çarşamba günü İTÜ Maçka Teknik Üniversitesi'nde yapılacak..

Bu arada biraz da Yılbaşı Tebrik Kartları yapmaktayım.

Evimi de hala istediğim düzene sokamadığım için bir yandan da onunla uğraşıyorum tabii.Ev taşıyanlar ne dediğimi daha iyi anlıyacaklardır.

Hepimiz iyiyiz çok şükür Allahıma.
Bülbül'cük de yeni yerine alışıyor yavaş yavaş..
Bizden haberler böyleyken böyle diyor ve huzurlarınızdan ayrılıyorum ...

13 Aralık 2010 Pazartesi

Bugün Pazartesi Yine....






Hafta başı geldi yine.
Pazartesi'ler bu yüzden hiç sevilmez.Fakat ben Bülbül'ümü Pazar gelemediğim için çok özlediğimden seviyorum artık bu Pazartesileri yav...:)
O da beni özlemiş galiba,görünce deli gibi oldu çocuk...
Yeni yerine biraz alışmış gibi.Kulübesine girip yatıyor filan.
Benim odamdaki çiş kokusu da sanki biraz azaldı galiba...:(
Hava iyce soğudu buralarda..Fakat kıştan ve soğuktan şikayet etmeyecektim.Onun için susuyorum.
Soğuk ,sıcaktan iyiymiş geçen yaz anladık hep beraber.

Bazı resimler çektim.
-Bunlar Nolina..Yani Şişe Ağacı.Fazla su istemez.Gövdesi suyla dolu olduğu için.
-Bu da Rex Begonya..Begonia Kui de denir.
Yaprakları çok hoş değil mi?Eskiden evlerde çok sık rastlanırdı.Fakat ev bitkilerinde de Moda varolduğu için artık demode oldu ne yazık ki.
-İşte Bülbül'ümün marifeti.Ofis olarak kullandığım odadaki masamın kemirilmiş bacağı.
Dişlerini kaşıyordu ipeğim.Ne yapsın çocuk?
-Burada da yeni yerinde görülüyor kendisi.
Geçen hafta bu kulübe boşaldı...:(
Biz de Bülbül'ü oraya yerleştirdik işte...
Hayat böyle maalesef...

Herkese iyi haftalar diliyorum....

Ben bu hafta Yılbaşı Kartlarımı hazırlamaya başlıyorum...

8 Aralık 2010 Çarşamba

Hava güneşli.....








-2 kış oldu biz seramızda az miktar çeri domates yetiştiriyoruz.Bu sene de sonbaharda tohum ektik yine.Vee geçen haftadan beri birer avuç topluyorum.Tabii yaz domatesleri gibi olmuyor ama kimyasal gübre vermediğimiz için epey lezzetliler.Bunlar Bodur Çeri.
Boylu Çeri'den saksıda verim almak zor.
-Burada da Lif Kabaklarımız kururlarken...
-Peppino(Çin Kavunu) seranın içinde hala çiçek açıyor.
-Bu da bizde sadece 1 tane olan yalınkat bir Gül.
Hediye gelmişti vaktiyle.Biz de yere dikmiştik.Orada büyüdü.Senede 2 veya 3 kere çiçek açar.Yediveren değil yani.
Çok uğraşmıştık çelikten tutturmaya,fakat olmuyor.Sadece yabani gül üzerine aşı ile üretilebiliyor.
-Bu da Bülbül'ün odamdaki sondan bir önceki görüntüleri diyeyim..
Çünkü artık odada durma yaşını geçtiği anlaşılıyor yaptıklarından...Masamın üzerindeki eşyalarımı bile kaldırmak zorundayım artık.
Çok yaramaz çooooook..
Biraz sonra Vet. Ağbi gelip 3. Aşısını yapacak serseriye...
Bir kaç gün sonra da bahçedeki kulübesine koyacağız...:(

Ne yapalım işte hayat böyle bir şey...

4 Aralık 2010 Cumartesi

Tuzla'daki Turunçgillerimiz...






Bugün eve öğleden sonra erkenden geldim.Haftaya hava bozacakmış madem ben de bu güzel günün tadını çıkarayım bahçede dedim..
Hakikaten ılıcıık bir hava var Maşşallah..
Bu hafta 2 teklif verdik,eğer onlar olursa demek biz kar altında çalışacaz...:(
Tabii tahminler doğru çıkarsa...
Tuzla'daki bahçemizde baktığım sahipsiz kediciklerime de arka bahçede bir Pergola (!) yaptırdım geçen hafta.Bence çok şirin oldu.Çatısı yeşil Şingıl filan...:)
Evvelden,yani biz bu eve kesin dönüş yapmadan önce,komşum o kediciklerime bizim terasımızda yemek ve su veriyordu.Sağolsun...Ama biz gelince evdeki amca(!) onlara başka yer bulmamı rica(!) etti.Ben de bu nazik ricasını kıramadım ve de arka tarafa bu şipşirin Pergola'yı yaptırdım.Yarın onun da resmini koyarım buraya.Şimdi üşendim tekrar aşağı inmeye.

-Limon şaşırıp çiçek açmaya başlamış zavallıcık.Haftaya görür o gününü...
-Bu da Ağaç Kavunu..Kabuklarından nefis Reçel oluyor.
-Bu da Portakal'ımız.İyice sararsınlar toplayacağız.7 tane meyvesi var garibin.
-Bu da Kumkuvatımız...Oyaaaa....

Yarın Tuzla'nın Pazarı var.Biz de 2 haftadır gidiyoruz .Taze kış sebzeleri alıyorum.Geçen hafta da köy yumurtası aldık.Yumurtalar çok güzel çıktılar.Satıcı
kadın onları tek tek samanların içinden çıkardı,çok şirindi.Yarın yine yumurta alacağım tabii.
Buraya taşınmadan önce hiç Pazara gidemiyordum.Bu iyi oldu,çok özlemişim pazarı.

Herkese güzel bir haftasonu dilerim.

30 Kasım 2010 Salı

Alçılar Çıkmıştır....






Dün yazamadım.
Alçıları çıkarıldı Bülbül'ün.Yeni Röntgen çekilip eskisiyle karşılaştırıldı.
İyiye gidiyormuş.Köyümüze geri geldik biz de.Şimdi 2 hafta böyle duracak açık olarak.15 gün sonra Pazartesi günü kontrol var.
Allahtan hayırlısı inşallah.

-Bu resimde odamızda görülüyor kendisi.
Nasıl büyümüş mü biraz bari?Taşırken epey ağırlaştı serseri.

-Bu da Sekoya Ağacı.Sevdiğim bir ağaç olduğundan ara ara resmini koyarım buraya..:)

-Bu da toprak küp'te ekili bir Muehlenbeckia Bitkisi.Çok dekoratif değil mi?

Hala ev yerleştirmeğe uğraşıyorum bu arada.Fakat ilk haftaya göre epey yol aldım..:)
Yani evimize gelenler oturacak yer buluyorlar artık.:)
Havalar da harika gidiyor Maşşallah.Allaha Şükürler Olsun her şey için...
Hepimize mutlu günler dilerim...

27 Kasım 2010 Cumartesi

Nergisler açmış....






Kuvvetli Lodos var burada.Dolaşırken uçuyordum az kaldı..:)
Yerdeki çamurlar da kurumuş çok iyi.Kışın bizim burada bol çamur olur haliyle...Aslında imkanı elverişli olan fidanlıklarda çamur olmaz tabii,ama bizde hep olur.Her yanı çakıl veya beton kaplarsanız hiiiç çamur filan olmaz.

Neyse..
-Baktım minik çiçekli,kokulu Nergis'ler açmışlar...Babamdan kaldı onlar da orada.Yerini hiç değiştirmedik..Belki de görüyordur şimdi açtıklarını...
-Bir kaç sene evvel seramızın üzerine devrilip onu yerlebir eden Meşe'nin gövdesi de mantarlarla dolmuştu.Bu ağaçlar kayıtlı ağaç olduğu için Sera'mızı yıktığı halde 4-5 saat beklemiştik Orman İdaresinden gelip zabıt tutacak ekibi..Onlar enkazı kaldırılabilir diye yazınca biz de kısım kısım kesip altından Sera yıkıntılarını topladıydık...Ne günlermiş..
-Bu da Fidanlığımızın girişi....
-Atölye'nin kapısı...:)

Bülbül çok yaramazlaştı valla..Her sabah korku içinde giriyorum odaya,acaba neyi kemirdi diye..Kabloları mümkün olduğu kadar yukarılara kaldırdık...Dolapların alt raflarını boşalttık...Dişleri kaşınıyor galiba bunun.Her bulduğunu kemirmeye başlıyor.Demin bir kırmızı Kapya biber koparmış yiyordum.Baktım istiyor önüne uzattığım anda alıp kutusuna gitti ve de afiyetle yedi...:)Maşşallah çok da iştahlı..
Pazartesi günü Kontrolu var yine.Hayırlısı olsun inşallah hakkında kuzumun.

Hepimize güzel bir haftasonu dilerim...

24 Kasım 2010 Çarşamba

Cycas'lar,Malta Eriği,Bülbül vs....






Bayram geçti işe başladım fakat vakitten yana çok fakirim..
Bugün biraz resim çekeyim dedim...
-Baktım Yeni Dünya'lar yani Malta Eriği de deriz,çiçeklerini açmışlar.Öyle de güzel kokuyorlar ki mis gibi.
-Onlara yakın bir sera var o seraya da baktım ve Cycas Palmiye'lerini de resimledim.
-Bülbül'ü Bayram Tatilinden sonra Pazartesi günü Kliniğe götürdüm.Alçılar açılıp bakıldı.Durumu iyiye gidiyor dedi Vet. Amca..Çok sevindim.O gece Klinikte kaldı bacaklarına Fizik Tedavi uygulamışlar.Ertesi sabah 9.00 da gidip aldım köyümüze geri döndük...:)Yeniden bir alçı yapmışlar.
Pazartesi günü gideceğiz tekrar.
Allahtan yavrum arabaya alıştı,sakince gidiyoruz Maşallah.Öne alıyorum onu da yanımdaki koltuğa,kutunun deliklerinden bana bakıyor ipeğim...
Yalnız bu arada büyümüş Maşallah,kedi kutusuna sığmadı ona yeni kutu aldım mecburen.

Bizden haberler böyle.
Dualarınız benim güzel oğluma çok iyi gelmiş ..
Teşekkür ediyoruz buradan size ikimiz de....

20 Kasım 2010 Cumartesi

Taşınmak Zor İş..



Merhaba...
Bayram tatili bizim için evden taşınmaya yaradı..
Epey kolayladık çok şükür allaha.Bir kaç ufak tefek alınacak eşya kaldı o kadar.
Artık Tuzla'lı olduk tamamen...:)
Fakat kendime kızdım valla..Ne kadar çok ve gereksiz malzeme biriktirmişim meğer evde 21 yıldır..Bir çoğunu dağıttım ihtiyacı olanlara...
Şu an Tuzla'daki salonda fazla miktarda açılmamış koli var fakat ben oturmuş burada çene çalıyorum..:)
Verilmiş ortak kararımız her gün 1 veya en fazla 2 koliyi açıp yerleştirmek eşimle.Karar nasıl ama?Tam tembel işi değil mi?
Kendimizi yormayacağız diye sözleştik...

Bu resim de sabah uyanınca yataktan görünen manzara...
Hadi bana müsaade...

13 Kasım 2010 Cumartesi

Şundan,bundan....






Bu sabah 8.30 da Samandıra'dan yola çıktık Şaşkınbakkal'a doğru.
Bülbül Efendi de yanımızda.Yeni bir bahçe düzenleme işi vardı Suadiye'de.Önce oraya uğradık.Arkadaşım çiçekleri,toprakları vs. arabadan aldı.Ona yapılacak işi gösterdikten sonra Bülbül Efendi ve ben gittik Vet. Kliniğine.
Alçıları açtı bir ağbi.Yara,bere vs yok.Alçılarla yürümesi nasıl dedi.Gayet iyi dedim.Tekrar yeni bir cici alçı yaptı.Ayakları açılınca yavrum hemen onları yaladı.Özlemiş çocuk ayacıklarını besbelli...:)
Neyse oradan Suadiye'ye ağbiyi almaya gittik.Biraz bekledik,o da işini bitirdi ve tekrar köyümüze geri geldik....1 hafta sonra anlaşılacakmış bakalım alçı başarılı mı oldu...İnşallah başarılı olur...

-Sabun kurutma raflarımızdan birini görüntüledim.Bunlar daha 2 hafta kuruyacaklar böyle sonra da paket yapılacaklar.
-Dışarı çıkıp kısa bir tur attım etrafta.Sedir'in bir dalını yakın plan çektim!
-Bu da Alacalı Süs İğdesi.Adında İğde geçiyor ama meyve vermez.Bunun bir de düz yeşil yapraklı olan cinsi var,o meyve verir ama iğdenin meyvesi ile ilgisi yok.
Bunlar çalı tipi süs bitkileri böyle işte...
-Bu da arazinin ortasından geçen (!) caddeden bizim tarafa giden yol..
Güzel bir Sonbahar görüntüsü ....
Hava da tam Limonata gibi bugün.
İyi hafta sonları herkese...

11 Kasım 2010 Perşembe

Siklamen,Kasımpatı,Fatoş ve de Bülbül...







Bu güzel havaların kıymetini bilmek lazım dedim ve attım kendimi odadan dışarı bu sabah.Her yere gittim hemen hemen.Bu arada burası 10 dönüm..
Şimdi geldim size resimleri göstermeye...

-Siklamenler çok hoştular,ben de 2 farklı rengini görüntüledim...
-Bu da bizim fidanlığın kadrolu kedilerinden Fatoş.Rahmetli babam çok severdi Fatoş'u.O da bütün gün babamın peşinden ayrılmazdı.
-Bu da değişik bir Kasımpatı.
Katmerli,ponpon gibi ve de kanarya sarısı.Güzel değil mi?
Bazıları Kasımpatların o değişik kokusunu hiç sevmez.Halbuki ben bayılırım..
-Burada da Bülbül istirahat halinde..
Fakat bu çok yaramaz oldu artık.Odada alçaktaki raflarda ne var ne yok hepsini karıştırıyor.Biz de en alt 2 sıra rafı boşalttık.Tohum vs. yi de Depomuza koyduk.Bir şey lazım olduğunda ha bire depoya koşuyoruz.Şu alçıları çıksa ben biliyorum onu nereye göndereceğimi..:)
Yok yok Barınak değil...